Alaçatı Sulak Alanında Devam Eden İnşaatlar, Kanuna Aykırıdır Ve Derhal Durdurulmalıdır!

Şehir Plancıları Odası İzmir Şubesi ve Mimarlar Odası İzmir Şubesi’nin ortak yaptığı basın açıklamasında “Alaçatı sulak alanında (Alaçatı Port) devam eden inşaatlar, kanuna aykırıdır ve derhal durdurulmalıdır “ denildi.
 
Söz konusu alanda hukuka aykırı yürütülen inşaat faaliyeti hakkında suç duyurusunda bulunacağımızı ve sürecin takipçisi olacağımızı, kamuoyunun bilgisine sunarız. 
 
İzmir’in Çeşme İlçesinde “Alaçatı Port”olarak bilinen alanda onaylanan imar planları ve kıyı kenar çizgisi değişikliği sonucunda yapılan fiziki müdahaleler nedeniyle “Alaçatı Sulak Alanı” nın doğal yapısı olumsuz etkilenmektedir. Söz konusu alanı mevsimlere göre sayıları ve türleri değişen bir biçimde üreme ya da göç güzergahı üzerinde mola ve beslenme amaçlı olarak kullandığı tespit edilen 150’nin üzerindeki kuş türü; alana özgü olarak varlığı tespit edilen su yılanı ve yine bilimsel çalışmalarla tespiti yapılan endemik/endemik olmayan flora ve faunaya sahip alanın; toplum ve doğa yararı doğrultusunda değerlendirilmesi gerekirken sermayenin talepleri doğrultusunda müdahaleye uğraması hiçbir şekilde kabul edilemez. 
 
Söz konusu alanda geçmiş tarihlerde kıyı kenar çizgisi belirleme işleminin, özel çıkarlar için yürürlükte bulunan mevzuat ve kamu yararına açıkça aykırılığı nedeniyle İzmir 3.İdare Mahkemesinin E.2012/2133, K.2015/357 sayılı kararıyla iptal edildiği ve sonrasında yeni bir kıyı kenar çizgisi belirlenmediği tespit edilmiştir. 16.02.2021 tarihinde meydana gelen şiddetli rüzgar, İzmir kent genelinde etkili olurken ayrıca “Alaçatı Sulak Alanı” ile çevresinde hortuma dönüşerek ciddi hasara neden olmuştur. Mimarlar Odası ve Şehir Plancıları Odası İzmir Şubeleri olarak yaptığımız inceleme sonucunda; “Alaçatı Port”olarak bilinen alanda onaylanan imar planları ve kıyı kenarı çizgisi değişikliği sonucunda yapılan fiziki müdahaleler nedeniyle “Alaçatı Sulak Alanı”nın doğal yapısının olumsuz etkilendiği, ayrıca bu durumun şiddetli rüzgarın bölgede yarattığı hasar boyutunun yüksek olmasına neden olduğu tespit edilmiştir.
 
Süreç bu aşamada iken, “Alaçatı Sulak Alanı”nın bulunduğu bölgede “kıyı kenar çizgisi” tespiti yapılmadan inşaat faaliyetlerine başlandığı, kıyı çizgisine müdahalelerde bulunulduğu ve su kotunun derinleştirilerek kanal açıldığı tarafımızca 11.04.2021 tarihinde öğrenilmiştir. Yapılan bu müdahalenin hukuksal dayanağının bulunmadığı ve alanın koruma/kullanma dengesinin geri dönülmesi mümkün olmayacak şekilde bozulmasına neden olacağı açıktır. 
 
Söz konusu alanda “kıyı kenar çizgisi” belirlenmeden yapılacak her türlü uygulama, 3621 sayılı Kıyı Kanunu ve uygulama yönetmeliğine aykırıdır ve suç unsuru taşımaktadır. Öte yandan bahse konu alandaki işlem için Valilikten herhangi bir izin alınıp alınmadığı bilinmemektedir. 
 
Güncel durumda; Kıyı Kanunu Uygulama Yönetmeliğinin 5.maddesinde düzenlenen “Kıyılardan kum, çakıl vesaire alınamaz veya çekilemez. Kıyılarda kıyıyı değiştirecek boyutta ve kıyının doğal yapısını bozacak nitelikte kazı yapılamaz. Valilikçe uygun görülmesi ve yazılı izin verilmesi halinde Valilik denetiminde kıyının doğal yapısını değiştirmeyecek boyut ve nitelikte yapılacak kazı işlemi izin şartlarına bağlıdır. İzin şartlarına aykırı işlem yapılması halinde verilen izin iptal edilir ve Yönetmeliğin 21 inci maddesine göre cezai işlem yapılır.” hükmü uyarınca, kıyının doğal yapısında geri dönülmesi mümkün olmayan zarara neden olacak işlemlerin hukuka uygunluğundan bahsedilemeyeceği açıktır. Bu nedenle, söz konusu alanda yürütülen inşaat faaliyetlerinin derhal durdurulmasının, ilgili idarelerin, Meslek odalarının ve tüm  İzmirlilerin sorumluluğu olduğuna inanıyoruz. Söz konusu alanda hukuka aykırı yürütülen inşaat faaliyeti hakkında suç duyurusunda bulunacağımızı ve sürecin takipçisi olacağımızı, kamuoyunun bilgisine sunarız.