Altınını bozduran konut almaya koştu
Ekim ayında konut satışlarında ciddi bir patlama yaşandı. Peki ne oldu da vatandaş bir yatırım aracı olarak yeniden konuta yöneldi? Emlak sektörüne göre altın yatırımlarından iyi kazanç elde edenler, bunları bozdurup konut almaya başladı.
Türkiye, cebinde biraz parası olan, birikimleri olan vatandaşlarına son 6 yıldır sürekli bulmaca çözdürüyor. O vatandaşın bir bölümü de, bu sayede değme bankacı ve yatırım uzmanından daha iyi yatırımcı olmayı başarmış durumda.
Önce geçen yıla kadar yüksek enflasyon ortamında düşük, hatta negatif faiz ortamı vardı. O dönemde vatandaş parasını nerede değerlendireceğini bilemedi, konuta ciddi bir yönelim oldu. Konut fiyatları artıp bu arada devlet eliyle kira artışları sınırlanınca, özellikle kirası düşük kalan evlerde oturup birikimleriyle başka bir ev almayı başaranlar, buradan elde ettikleri kira gelirleriyle hızla kazanç elde etmeye başladı.
Konuta bir başka hücumu 2020 yılı ortasında kamu bankaları aracılığıyla dağıtılan olağanüstü düşük faizli krediler tetikledi. Bu hücumda da bir kısım vatandaş çok avantajlı şartlarda konut sahibi oldu.
Ancak konut fiyatlarını çok yukarı çeken bu gelişmeler Türkiye’de bir kira krizi yaşanmasına neden oldu, bu kez yasağa rağmen kiralar artmaya başladı.
Geçen yıldan başlayarak Türkiye faizleri arttırmaya, reel faiz getirisi sağlamaya başladı. Bu, konut satışlarını bıçakla kesilmiş gibi durdurdu. Zaten bankalar konut kredisi de vermiyordu artık. Emlak sektörü satılmayan konutlar için çareler ararken vatandaş yatırımını altına yöneltti.
Bütün yatırım istatistiklerinde Türkiye’de reel olarak getiriyi en fazla altının sağladığı gözüküyor zaten ama artık yatırım uzmanı haline gelen vatandaş bu gelişmeyi o istatistiklerden önce görmüş olmalıydı.
Şimdi ise konut satışlarında yeniden ciddi bir canlanma var. Üstelik bu canlanma öyle banka kredileriyle falan da değil; konutların yüzde 90’a yakını peşin parayla satın alınıyor. Peki bu para nereden geliyor?
Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK) verilerine göre Türkiye genelinde konut satışları ekim ayında bir önceki yılın aynı ayına göre yüzde 76,1 oranında hızlı bir artış kaydetti. Geçen ay toplam 165 bin 138 konut satılırken toplam konut satışları içinde ipotekli satışların payı yüzde 12,8 olarak gerçekleşti.
Gayrimenkul değerleme uzmanı Ahmet Büyükduman Bloomberg’e yaptığı açıklamada “Fiyat-kira oranları iyileştikçe alıcılar geri dönüyor. Talep en çok 4 milyon liraya kadar olan mülkler için güçlü, lüks evler ise daha cazip mevduat oranları nedeniyle daha az ilgi görüyor” dedi.
Türkler için geleneksel bir tasarruf aracı olan altın fiyatlarındaki yükselişin de konut piyasasındaki canlanmada etkili olduğu düşünülüyor. Altın fiyatları geçen yıl dolar karşısında yüzde 40’a varan bir artış göstererek ev satın almak isteyenlerin birikimlerini nakde çevirmelerine yardımcı oldu. Diğer bir yandan altın bazlı ev fiyatlarının altı yıllık ortalamasına dönmesiyle birlikte de evler değerli metalden tasarruf edenler için daha uygun hale geldi.
İstanbul Kapalıçarşı’da altın ticareti yapan Mehmet Ali Yıldırım Türk “Yıllardır altın tutan pek çok müşterimizin ev almak için altınlarını sattığını görüyoruz. Altın fiyatlarındaki yükseliş onlara mükemmel bir fırsat verdi” dedi.
Bu arada konut satışlarındaki artışın Merkez Bankası’nın ekim ayında yüzde 48,6 olarak gerçekleşen enflasyonu kontrol altına alma çabalarını daha da zorlaştırabileceği belirtiliyor. Merkez Bankası, soğuyan talebin enflasyonist baskıları hafifleteceğini umarak politika faizini 7 aydır yüzde 50’de tutuyor.
Geçen hafta Merkez Bankası Başkanı Fatih Karahan yavaşlayan iç talep ve sürekli yüksek seyreden hizmet enflasyonundaki iyileşmeler konusunda iyimser olduğunu söylemişti. Enflasyonun temel belirleyicisi olan kira fiyatlarının dördüncü çeyrekte düşmesinin beklendiğini de eklemişti.