İnşaat Sektöründe 'Yerli Malzeme' Seferberliği
Murat Kurum'un inşaatta yerli üretim seferberliği açıklamasından sonra Türkiye İMSAD iç pazarda yerli malzeme kullanımının artması için seferberliğe katıldı. İNDER başkanı Durbakayım da müteahhitlerde yerli ürün bilincinin çok arttığına dikkat çekti.
Türk inşaat malzemeleri onlarca ülkeye ihraç edilirken, her yıl talep artışı yaşanıyor. Fakat yerli inşaat malzemesi üretimine iç pazardaki ilgi yurt dışındaki gibi fazla değil. İnşaat malzemesi üreticileri, kalite ve performansıyla dünyada tam not alan yerli ürünlerin, iç pazarda da daha çok tercih edilmesi amacıyla ‘yerli malı seferberliği’ başlattı.
Türkiye İMSAD Yönetim Kurulu Başkanı Tayfun Küçükoğlu, hedeflerinin sektörde ithalatın 4 misli ihracat yaparak ülkeye sağladıkları cari fazlayı artırmak olduğuna dikkat çekerek, iç pazardaki çalışmalara ilgili olarak ise, “Ülkemizdeki inşaatlarda özellikle yerli ürünlerin kullanılması gerektiğini her platformda dile getiriyoruz. Dış Ticaret Endeks raporlarımız da gösteriyor ki ‘Made in Turkey’ algısı henüz iç pazarda hak ettiği değeri göremiyor. İç pazarda da yerli malzemeye duyulan güvenin artması gerekiyor. Bunu bir yerli malı seferberliği olarak değerlendirebiliriz” diye konuştu.
Çevre ve Şehircilik Bakanı Murat Kurum, inşaat malzemelerinin tamamen yerli üretimi için Emlak Katılım ve Emlak Konut GYO'nun, ithal malzemelerin Türkiye’de üretilmesini sağlayacak yatırımlar yapacağını duyurdu. Bakan Kurum, daha önceki açıklamalarında da müteahhitlerin yerli ürün kullanmaları konusunda tavsiyeleri bulunduğunu kaydetmişti. Yerli üretimle, inşaat maliyetlerinin düşmesi, bunun da konut fiyatlarına aşağı yönlü yüzde 15-20 seviyesinde yansıyabileceği öngörülüyor.
‘Tüm coğrafyaya yeter’
Teknolojik, altyapı ve insan kaynağı açısından yerli üretim gücünün Türkiye’nin içinde bulunduğu tüm coğrafyaya yetecek kadar üretim yapabildiğine dikkat çekilirken, ihracat yapma kapasitesinin ise tüm kıtalara ulaştığı belirtildi. Kovid-19 salgını sürecinde de ülkelerin yerli üretiminin öneminin bir kez daha ortaya çıktığına vurgu yapan Tayfun Küçükoğlu, “İhracat portföyümüz, rekabetçilik gücümüz, gelişen algımız da; ülkemize yönelik inşaat malzemeleri ithalatını azaltma potansiyelimizi işaret ediyor. Biliyoruz ki ithal edilen ürünlerin tamamına yakını ülkemizde üretiliyor. İhtiyacımız; Ar-Ge faaliyetlerimizin daha da geliştirilmesidir” diye konuştu.
‘Mega’ öneri
Ar-Ge faaliyetlerinin gelişmesiyle, ithal edilen katma değerli ürünlerin Türkiye’de üretilerek ithalatın azaltılabileceğini kaydeden Küçükoğlu, “En çok ithal ettiğimiz ürünlerin ölçek veya kapasite sorunu sebebiyle ithal edilen ürünler oluşturuyor. Kamu ve özel sektörün ortak hamleler yapmasını fevkalade önemsiyoruz. Mega projelerde yerli malzemelerin daha yüksek oranda kullanımı da hem algı, hem de miktarsal boyutta katkı verir” açıklamasında bulundu.
Asansör ithalatı azalıyor
İnşaat malzemeleri özelinde en çok ithalat yapılan kalemler arasında asansör ile yürüyen merpen ve körükler bulunuyor. Fakat bu ürünlerde 2017’den bu yana düşen ithalat, 2019’da 107.8 milyon dolara kadar geriledi. Türkiye’de 2019 itibarıyla asansör üretimi yapan 67 firma ve yürüyen merpen yapan 7 firma yer alıyor. Yapısal kimya, ısıtma soğutma cihazları, aydınlatma, alüminyum malzemeler, demir çelik çubuk proril gibi ürünler de ithalat kalemleri arasında bulunuyor.
Toplam ihracatın üçte biri
Dünya ihracat sıralamasında ilk 10 içinde bulunan Türk inşaat malzemeleri, Türkiye’de otomotiv ve tekstilden sonra en yüksek ihracat yapan üçüncü sektör olarak yer alıyor. 22 milyar dolara yaklaşan inşaat malzemeleri sanayisi ihracatı, Türkiye’nin toplam ihracatının neredeyse üçte birini sağlıyor. İnşaat malzemesi sektörü dünyada 100’ün üzerinde ülkeye ihracat yapıyor. 2018’de 8 milyar doları aşan ithalat ise 2019’da 6 milyar dolar seviyesine geriledi.
‘Üretici bilinci yüksek’
İnşaatçılar Derneği (İNDER) Başkanı Nazmi Durbakayım, son yıllarda konut geliştiriciler başta olmak üzere müteahhitlerde yerli ürün kullanımı bilincinin çok arttığına dikkat çekti. Bunun temelinde Türk inşaat malzemesi sektörünün ‘dünya standartlarındaki kalitesi’ olduğunu belirten Durbakayım, “İthal hevesi eskide kaldı. Pek çok üründe artık dünyada ‘Türk damgası’ var. İthal ürün kullanımı artık eskisi gibi bir ‘öncelik’ olarak pazarlanmıyor. Tüketici de ürünün kalitesinin bilincinde. Devletin de bunu teşvik eden çalışmalarının biz de destekçisiyiz” dedi.