İnşaat sektörünü enflasyon vurdu! Kriz intiharları getirdi

İzmir İnşaat Malzemeleri İmalat ve Satıcıları Odası Başkanı Cumhur Taşdelen, son 1 ayda yaşanan müteahhit intiharları hakkında konuştu. İntihar eden müteahhitlerin borçlarının en düşüğünün 20 milyon, en yükseğinin ise 140 milyon TL olduğunu belirten Taşdelen, 'İntiharlar ilk de değil son da olmayacak! Türkiye'nin lokomotif sektörü dar boğazda' dedi.

Yüksek enflasyon ve ekonomik belirsizlik nedeniyle inşaat sektörü büyük bir kriz içinde. Son 1 ayda 3 müteahhit borçlarını ödeyemediği için intihar etti. Konuyla ilgili konuşan İzmir İnşaat Malzemeleri İmalat ve Satıcıları Odası Başkanı Cumhur Taşdelen, “Bu intiharlar ilk değildi, son da olmayacak. Daha devamı da gelecek. Bütün dünya krizde faiz artırırken biz düşürdük. Bunun beledini biz ödüyoruz. Şu anda Türkiye’de enflasyonun kaç olduğunu bilen yok. Banka farklı, devlet farklı, TÜİK farklı, görüyor, ENAG farklı görüyor. Bu enflasyon ile bankadaki faiz aynı değerde olmuyor, döviz aynı şekilde artmıyor” diye konuştu.

İNTİHAR EDENLERDEN BORCU EN DÜŞÜK OLANI 20, EN YÜKSEĞİ 140 MİLYON

İntihar edenlerin müteahhitlerin borçlarını ödeyemedikleri için başka çıkar yol bulamadıklarını belirten Taşdelen, “Bayram öncesinde Karşıyaka bölgesinde bir müteahhit intihar etti. Sadece 1 firmaya 20 milyon riski var. Bayram sonrasında Edremit tarafında hem satıcı hem müteahhit olan biri intihar etti. Onun piyasaya olan borcu 140 milyon olarak konuşuluyor. Geçen hafta Cuma günü de Turgutlu’da biri intihar etti. Sadece Kent Beton ve Kent Çimento’ya 40 milyon gibi bir borcu olduğu söyleniyor. Bunlar görünenler tabii, bunlar intihar edenler. Bir de intihar etmeyip de dar boğaza düşenlerin haddi hesabı yok. Bu durum sektörün ne kadar dar boğazda ve çıkmazda olduğunu gösteriyor. Gidişatın iyi olmadığını gösteriyor” dedi.

(İzmir İnşaat Malzemeleri İmalat ve Satıcıları Odası Başkanı Cumhur Taşdelen)

“TÜRKİYE’NİN LOKOMOTİF SEKTÖRÜ DAR BOĞAZDA”

Enflasyonun inşaat sektörünü büyük bir krize mahkum ettiğini ifade eden Taşdelen, “Türkiye’de lokomotif sektörler inşaat, tekstil ve lokomotif… Bu kredilerden dolayı ülkenin geldiği durumu gösteriyor. Bütün dünya krizde faiz artırırken biz düşürdük. Bunun beledini biz ödüyoruz. Şu anda Türkiye’de enflasyonun kaç olduğunu bilen yok. Banka farklı, devlet farklı, TÜİK farklı, görüyor, ENAG farklı görüyor. Bu enflasyon ile bankadaki faiz aynı değerde olmuyor, döviz aynı şekilde artmıyor” şeklinde konuştu.

“BU İNTİHAR İLK DEĞİLDİ SON DA OLMAYACAK”

Asıl tehlikenin Eylül ayının sonu, Kasım ayının başında olacağını söyleyen Taşdelen, Fabrikalar zaten bant kapatmaya başladı. Neden? İhracat yapamıyor. Doların şu anda olması gereken değer 40-45 lira. Fabrika üretmek zorunda. Ancak satamıyor. Üret üret ona da güç dayanmıyor. Satsa bayilerde risk. Mesela ayın 1’i itibarıyla fabrikaların çoğu inşaat malzemelerine yüzde 20-30 gibi zam yaptı. Bu zam olması gereken zam değil sadece malzeme satılmasından bandı kapattı. Benim mal sattığım kişilerdeki risk azalsın. Benden mal almasın diye yapıldı bu zamlar. Yani gidişatlar iyi değil. Bu intiharlar ilk değildi, son da olmayacak. Daha devamı da gelecek. Esas tehlikenin 9’uncu ayın sonu, 10’uncu ayın başında olacağı konuşuluyor sektörde” ifadelerini kullandı.

“BANKALAR KREDİ VERMİYOR”

Bankaların müteahhitlere kredi vermediğini belirten Taşdelen şu şekilde sözlerini noktaladı:

Şu anda ipoteğin de olsa banka kredi vermiyor. İnşaatın iyisi varsa da kredi alamıyorsun. Artık banka bile bizi riskli görüyor. ‘Bu insanlar batmaya meyilli’ diyor. Kredi çekemeyince müteahhitler dar boğaza düşüyor. Bu sefer 10 liraya mal alıyorsun 11 liraya satmaya çalışıyorsun. Rakibin bankadan kredi alamıyor. Borçlarını ödeyebilmek için 10 liraya aldığı malı 9 liradan satıyor. Bu sefer seni de zor durumda bırakıyor. Kimle savaştığını, kimle rekabet edeceğini bilmiyorsun!