Kira artış oranında yüzde 25 karmaşası
TBMM'nin 8 Haziran 2022 tarihli genel kurulunda kabul edilen geçici kanunla, kira sözleşmelerinde kira bedelinin artışına ilişkin anlaşmalara yüzde 25 oranında bir üst sınır getirildi.
Türk Borçlar Kanunu’na eklenen geçici maddeyle getirilen yüzde 25’lik kira artış sınırlaması, konutlarla sınırlı ve 11 Haziran 2022-1 Temmuz 2023 arası dönemde uygulanıyor. Kira sözleşmesi 5 yılın altında olan kiracılar için bu üst sınırdan fazla artış yapılmaması gerekiyor.
Ancak bu geçici kanun mülk sahipleri ve kiracılar arasında ciddi problemler yaşanmasına neden oluyor. Yıllık resmi enflasyon rakamının yüzde 85,51 olarak açıklandığı koşullarda mülk sahipleri ve kiracılar karşı karşıya kalmış durumda. Bu geçici kanun maddesinin somut durumlarda nelere yol açtığını Bodrum’da Gayrimenkul Danışmanı olarak çalışan Volkan Çetin’e sorduk.
Volkan Çiçek’in yaptığı açıklamada şu ifadeler yer aldı;
“11 Haziran 2022’den itibaren geçerli olmak üzere 1 Temmuz 2023’e kadar 5 yılın altında sözleşmesi olan kiracıların, kira artış oranı yüzde 25’le sınırlandırıldı. Geçici madde iş yeri kira artışını kapsamıyor, konutlarla sınırlı. Yüksek enflasyon karşısında kiracıyı koruma altına alan bu yasanın maalesef uygulamada ciddi sorunlar yarattığını görüyoruz. Yasayla koruma altına alınan kiracı daha fazla artışı haklı olarak kabul etmezken, enflasyon rakamının gerçekliği karşısında da mülk sahipleri neden ezilen taraf olduklarını sorguluyor. Açık söylemek gerekirse bu geçici yasanın sonucu mülk sahibi ile kiracıyı bir boks ringine çıkarmaya benziyor. Evet, yasalaşmış bir geçici madde var ve kesinlikle uygulanması gerekiyor. Ama hayatın içinde sadece siyah ve beyaz yok. Örneğin birbirleriyle komşuluk ilişkisi sürdüren kiracı ve mülk sahibinin karşı karşıya bırakılması insanların yaşamında ciddi gerilimlere sebep olabiliyor. Yine bir başka açıdan bakarsak tek bir mülkten kira alan ve geçim ekonomisinde buna fazlasıyla ihtiyacı olan mülk sahipleri pahalılık ve enflasyon problemiyle baş başa bırakılıyor. Açık söylemek gerekirse çokça müşterimizden duyduğumuz ve bildiğimiz net bir durum var ki yüzde 25 artış çoğunlukla şu anda uygulanmıyor. Evinden çıkarsa daha yüksek kiralarla yüz yüze geleceğini bilen kiracılar daha üst artışları kabul etmek durumunda kalıyor. Tabii burada ileriye dönük olarak ev sahiplerini bekleyen bir tehlike var. Hukukçulardan aldığımız bilgilere göre ilerleyen dönemlerde yüzde 25’ten fazla zamma maruz kalan kiracılar dava açıp aradaki oluşan farkı talep edebilecekler. Sebepsiz zenginleşme maddesi üzerinden açılacak bu davalarla ilerleyen dönemlerde çokça karşılaşacağız gibi görünüyor. Sonuç olarak geçici yasanın uygulama kısmı oldukça sıkıntılı bir süreç yaratmış durumda.”