Kiracılar için kötü haber: Bu yılın gelmesi ile birlikte başladı

Kira artışlarında tehlikeli dönemeç! 2025 yılı, kiracılar için zorlu geçecek. 5 yıllık süreleri dolan kira sözleşmeleri, dava süreçlerini tetikleyebilir. İşte detaylar ve dikkat edilmesi gerekenler...

Türkiye'de kira piyasası giderek daha karmaşık hale gelirken, 2025 yılı kiracılar için önemli bir dönüm noktası olacak. Özellikle 2020 ve öncesinde kira sözleşmesi yapan ev sahiplerinin 5 yıllık bekleme süresi doluyor. Bu durum, kira tespit davalarında önemli bir artışa neden olabilir ve kiracıları zor durumda bırakabilir. Kira artışlarıyla ilgili bu gelişmeler, hem ev sahiplerini hem de kiracıları yakından ilgilendiriyor.

2020 ve öncesinde kira sözleşmesi yapan ev sahipleri, 2025 itibarıyla dava açma hakkını kazanacaklar. 2021'de sözleşme yapanlar ise 2026'da bu hakkı elde edecek. Bu durum, özellikle büyük şehirlerde kira tespit davalarının sayısında önemli bir artışa yol açabilir. Kiracılar için bu durum, kira bedellerinin ciddi şekilde artması anlamına gelebilir. Davaların uzun sürmesi ve sonuçlarının belirsizliği, kiracıları endişelendiriyor.

2024 yılında yüzde 25 kira artış sınırının kaldırılmasıyla, kira artışları tekrar TÜFE 12 aylık ortalamasına göre belirlenmeye başlandı. Ancak bu durum, yüzde 25 sınırına takılan ev sahiplerinin geçmişteki kayıplarını tam olarak karşılamıyor. Bu nedenle, ev sahipleri kira bedellerini piyasa koşullarına göre belirlemek için dava yoluna başvurmayı düşünüyorlar. Ev sahipleri, haklı olarak maddi kayıplarının telafisini istiyor.

Ev sahiplerinin dava açmadan önce arabulucuya başvurması gerekmekte. Ancak büyükşehirlerde rayiç kira bedellerinin yüksek olması, uzlaşma sürecini zorlaştırıyor. Dava süreçlerinde bilirkişiler, rayiç kira bedellerini değerlendirerek hakkaniyet indirimi uygulayarak yeni kira bedelini belirliyor. Bu sürecin sonunda mahkeme, geçmiş dönem zam farklarının faizsiz olarak ödenmesine karar veriyor. Arabuluculuk sürecinde anlaşmaya varılması pek mümkün görünmüyor.

Ev sahipleri, hukuki sürece hazırlıklı olmalı ve piyasa araştırmalarına dayalı kira talepleri oluşturmalı. Kiracılar ise TÜFE oranlarına dikkat ederek sözleşmelerini güncellemeli ve arabuluculuk sürecinde haklarını koruyabilmek için bilgi sahibi olmalı. Hem ev sahipleri hem de kiracılar, bu yeni dönemde dikkatli adımlar atmalıdır. Hukuki destek almak, her iki taraf için de faydalı olabilir. Bu süreçte herkesin dikkatli olması gerekiyor.