Kiralarda 'savaş' etkisi! Fiyatlar uçtu, ev sahiplerinden bir yıllık peşin ödeme talebi
Rusya ile Ukrayna arasındaki savaş nedeniyle yaşanan göç dalgası, kiraların yükselmesine neden oldu. Yaşanan artışlar sonrası devlet, özel önlemler aldı. Ancak fırsatçı ev sahipleri yüksek kira bedelleri talep etmeye devam ediyor. Öyle ki Antalya'da kiralık daire fiyatları; 40 bin liraya kadar çıkıyor. Ayrıca mülk sahipleri bir yıllık kira bedelini de peşin olarak talep ediyor.
Rusya ile Ukrayna savaşı bölgedeki tüm sektörleri etkiliyor. Avrupa’ya yönelik doğal gaz kısıtlaması ve Moskova’nın seferberlik ilanı Türkiye’ye olan göçü artırdı. Bu da en fazla emlak sektörünü etkiledi. Rus turistlerin Antalya’ya olan akını fırsatçıları harekete geçirirken, kiralardaki fahiş artış, tepkilere neden oldu. Kiralar bazı lokasyonlarda 2 ya da 3 katına kadar çıkarken, kentte savaş öncesi 2 bin 500 - 3 bin lira olan ev kiraları, Ukraynalıların gelişiyle birlikte 20 ila 40 bin lira civarlarına kadar çıktı. Savaş sonrası yaşanan göçün turizme olumlu yansıdığını fakat fırsatçılar nedeniyle kötü bir algı oluştuğunu belirten uzmanlar ise "önlem" çağrısında bulundu.
YENİ REKOR BEKLENİYOR
TURSAB eski Başkan Yardımcısı ve Turizmci Ali Bilir, Rusya ve Ukrayna arasındaki savaş sonrasında, özellikle Rusya’dan, önemli oranda göç gelmeye başladığını ifade ederek, “Rusların bildiğiniz gibi ülkemizde en çok talep gösterdikleri bölge Akdeniz bölgesi. Akdeniz Bölgesi’nde de; Antalya’ya yönelik ayrı bir ilgi artışı var. Yoğun geçen turizm sezonun ardından şimdi de; bu durum bölgedeki hareketliliğin sürmesine neden oluyor. Turist akını ile kış sezonunda yeni bir rekor yaşanmasını bekliyoruz” dedi.
EV SAHİPLERİ BİR YILLIK KİRAYI PEŞİN İSTİYORLAR
Bölgedeki hareketliliğin turizmi canlandırdığını, ancak fırsatçılar nedeniyle kötü bir algı oluştuğunu ifade eden Bilir, “Artan talepler karşısında bölgede emlak kiraları bazı lokasyonlarda 2 ya da 3 katına kadar çıktı. Kentte savaş öncesi 2 bin 500-3 bin lira olan ev kiralarının Ukraynalıların gelişiyle birlikte, 20 ila 40 bin lira civarlarına kadar çıktığını duyuyoruz. Hatta kiralarda 1 yıllık kiranın da bedeli peşin olarak istenildiği söyleniyor. Okul sezonunun açıldığı bu dönemde öğrencilerin yüksek kira nedeniyle zor durumda kaldığı da belirtiliyor” dedi.
“ENERJİ KISITLAMASI TÜRKİYE’YE GÖÇÜ ARTIRDI”
Avrupa’nın enerjide Rusya’ya bağımlığı sebebiyle, bir enerji krizinin ortaya çıktığını hatırlatan Bilir, “Biliyorsunuz Avrupa ülkelerinden sıklıkla üretimde aksama haberleri ve hatta durdurma kararları duyuyoruz. Bazı ülkelerde enerji kısıtlamaları kapsamında kamu kuruluşlarında belirli sıcaklıkların üzerinde ısınma faaliyetlerinin yapılamayacağı gibi haberler geliyor. Bu da ülkemize olan ilgiyi artırdı” ifadelerini kullandı.
“KIŞ TURİZMİ DE CANLANDI”
“Kültür ve Turizm Bakanlığı’nın verilerine göre; Türkiye yılın ilk 8 ayında 32 milyon 500 bin 190 turisti ağırladı. Bu sayının pandemiden sonra öngörülen sayıdan çok daha fazla.” diyen Bilir, “Bu durumun da ülkemizin konumu ve turizmdeki yetkinliği göz önüne alındığında, sadece Rusya’dan değil, Avrupa’dan da yoğun bir talep yaşanacağını, kış turizmi açısından daha önce görmediğimiz bir hareketlilik, belki de Cumhuriyet tarihimizin yeni bir rekoru ile karşılaşabileceğimizi söylemek yanlış olmaz” dedi.
"SORUNLARI TESPİT EDİP ÇÖZMELİYİZ"
Türkiye’nin bulunduğu konum, iklim ve tarihsel sebeplerden ötürü de göç aldığını hatırlatan Bilir, “Bizim her zaman söylediğimiz bir şey var. Herkes değişmeli, her şey değişmeli, biz de değişim için çabalamalıyız. Talebi karşılama ve talebi artırma noktasında başta acentalar olmak üzere, turizm sektörünün paydaşlarının sorunlarını iyi tespit etmeliyiz. Turizmde yaşanan kronik sorunları çözüme ulaştırmalı sürdürülebilir bir planlama ortaya koymalıyız. Tabii bunu da ilgili kurumlarla işbirliği içinde hareket ederek çözümlemeliyiz. Ülkemizin cari açığının kapanmasında en önemli yere sahip olan turizmde sorunları çözüme ulaştırdıkça bu sorunların da üstesinden gelebiliriz” ifadelerini kullandı.
“KUSURSUZ FIRTINA YAŞIYORUZ”
Savaş sonrası piyasa hakkında değerlendirmede bulunan sektör temsilcisi Can Gebetaş ise; “Gayrimenkul sektörü hem ekonomik hem de bazı sosyolojik sebeplerle sıkıntılı bir dönem yaşıyor. Yani bir anlamda kusursuz fırtına denilen ve tüm olumsuz süreçlerin birbirinin üzerine bindiği bir dönemi yaşıyoruz” ifadelerini kullandı.
“KİRA KISITLAMASI FİYATLARI DÜŞÜRDÜ AMA YETERLİ OLMADI”
Kira fiyatlarının artışına getirilen kısıtlamanın yükselişin önüne bir miktar geçtiğini de belirten Gebetaş, “Özellikle yeni kiralama taleplerinde mülk sahibi ile kiracı arasındaki anlaşmayı mevcut piyasa koşullarının durumu belirliyor. Bu durumda mülk sahipleri mevcut piyasa koşullarını değerlendirerek, yüksek bedellerden taleplerini iletiyorlar. Kalıcı çözümler için yeni kararlar alınmasına ihtiyaç olduğu kanaatindeyim” dedi.
“TALEP AZALDI”
Gebetaş, gayrimenkul piyasasının şaşkın bir dönemi yaşadığını ve yılın ilk 6 ayının çok olumlu geçtiğini ifade ederek, “Bu dönemde mülk fiyatlarında çok ciddi oranda yükselmeler yaşandı. Ancak ağustos ayının başlangıcı ile birlikte bu kez tam tersi yönde bir dalgalanma oldu ve gayrimenkul pazarı büyük bir düşüşün içerisine girdi. Gayrimenkul satış platformlarındaki ilan incelenme, favoriye alınma sayılarının, yılın ilk 6 aylık dönemine oranla neredeyse 5’te 1 seviyesinde düştüğünü gözlemliyoruz. Tabii ki bunda konut kredilerinin kısıtlanmasının büyük payı oldu. Bununla birlikte piyasada yaşanan belirsizlik, dolar kurunun ara ara yükselebileceği görüntüsü vermesi bu durumun sebepleri olarak sıralanabilir” açıklamasında bulundu.
YATIRIMCIYA TEŞVİK ÇAĞRISI
Fiyatların kısa süre içerisinde fahiş oranlarda artmasının yatırımcının yüzünü güldürdüğünü, fakat uzun vadede bu durumun tersine dönme ihtimalinin olduğunu söyleyen Gebetaş, “Artan inşaat maliyetleri yeni konut üretimini giderek zora sokmakta ve mülk alternatiflerini de daraltmaktadır. Piyasanın normal koşullara gelebilmesi için, yeni konut arzının çok önemli olduğunu düşünmekle birlikte, yeni konut alacak yatırımcıların da bazı teşviklerle desteklenmesinin de bir o kadar önemli olduğunu düşüncesindeyim” tavsiyesinde bulundu.