İzmir’de 30 Ekim’de gerçekleşen 6,9 büyüklüğündeki depremin ardından, evleri yıkılan depremzedeler için Bayraklı’da bulunan orman alanına konut yapılacak. Tapuda orman olarak kayıtlı 375 hektarlık alan, Resmi Gazete’de yayımlanan Cumhurbaşkanlığı kararı ile orman vasfının dışına çıkartıldı. Depremzedeler için konut yapılacak alanla ilgili tartışmalar sürüyor. Yapılaşmanın olacağı alandan fay hattının geçtiği açığa çıkarken sel ve erozyon riski taşıması ‘felaket’ riskini artırıyor.

BirGün'den Berkay Sağol'un haberine göre konut yapılacak bölgenin orman alanı vasfından çıkarılmasına karşı Avukat Senih Özay, Danıştay’a dava açtı. Açılan davada bölgede 1995’te 61 kişinin yaşamını yitirdiği sel felaketi hatırlatıldı. Senih Özay yaptığı açıklamada, yerleşime uygun olmayan bir alanda ısrarla yerleşim kurmaya çalışmanın ileriye dönük katliam planlamasından başka bir şey olmadığını belirtti.

“HİÇ AKILLANMIYORLAR”

Son zamanlarda insanlığın başında büyük dertler olduğunu söyleyen Özay bunlardan birinin de 30 Ekim İzmir depremi olduğunu ve yüreklerde kalan derin izler, sarsılan psikolojiler olduğunu kaydetti. Özay, “İnsan akıllanır mı hiç? İşaretleri görmez ve yaşanan her şeyi unutur devam eder. Geçmişte yaşanan sel felaketi de engel olmamıştı, buna yakın geçmişte kalan deprem de. Yerleşime uygun olmayan bir alanda yerleşik olan ve depremde çok büyük kayıplar yaşayan depremzedeler, bir diğer yerleşime uygun olmayan dere havzasına yerleştirilmek istenmektedir” dedi.

Depremzedelere en iyi konutların yapılması gerektiğini, en sağlamın yapılmasını gerektiğini ancak başka yere yapılması gerektiğini belirten Özay, “Hali hazırda orman alanı ve dere havzası olan, yerleşim kurulmasına uygunluk sağlamayan bir alan için yapılan çabalara bakınız. Doğanın katli yetmiyor üzerine bir de insanlara yeni acıların anahtarını sunuluyor. Bu evler başka yere yapılmalı. Sağlam zemine yap, orman alanı olmayan hali hazırda yerleşime açık başka araziye yap. Neden yeni felaketlere zemin hazırlayasın?” diye konuştu.