Ülkede ciddi bir barınma krizi yaşanırken maliyet artışları ve kredi faizlenin yükselmesiyle ipotekli konut satışları yüzde 49 geriledi. CHP’li Karabat, "Ev sahibi olanlar zengin kesimleri ya da elinde yüklü miktarda sıcak para tutanlar. Olan yine yoksula olur" dedi

Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK), 2024 yılı mart ayı konut satış istatistiklerini açıkladı.  Türkiye genelinde konut satışları mart ayında bir önceki yılın aynı ayına göre yüzde 0,1 azalarak 105 bin 394 oldu. Konut satışları ocak-mart döneminde bir önceki yılın aynı dönemine göre yüzde 1,3 azalışla 279 bin 604 olarak gerçekleşti. Türkiye genelinde ipotekli konut satışları mart ayında bir önceki yılın aynı ayına göre yüzde 49 azalış göstererek 12 bin 880 oldu. Toplam konut satışları içinde ipotekli satışların payı yüzde 12,2 olarak gerçekleşti. Ocak-mart döneminde gerçekleşen ipotekli konut satışları ise bir önceki yılın aynı dönemine göre yüzde 53 azalışla 27 bin 622 oldu. İlk el konut satış sayısı, yüzde 4,6 arttı. İkinci el konut satışları yüzde 2,2 azalış göstererek 70 bin 995 oldu. Yabancılara yapılan konut satışları martta yüzde 47,9 azalarak 1778 oldu.

Verileri değerlendiren CHP Genel Başkan Yardımcısı Özgür Karabat, ipotekli satışlardaki düşüşe dikkat çekerek, dar gelirli, ücretli ya da memurların konut edilmelerinin en temel yolunun krediden geçtiğini, ancak yüksek faizler nedeniyle çalışanların, emeği ile geçinenlerin bankaların önünden dahi geçemediğini söyledi.

Karabat şu ifadeleri kullandı: "Şubat verilerinde konut satışlarında yüzde 17,3 artış kaydedildi. Martta yüzde 0,1 azalma kaydedildi. Bu şu anlama geliyor, konut sahibi olanlar yine toplumun en zengin kesimleri ya da elinde yüklü miktarda sıcak para tutanlar oluyor. Kısmi fiyat düşüşlerini fırsat bilenler bu koşullarda servetlerine servet katmaya devam ediyor. Olan yine yoksul vatandaşa oluyor. AK Parti’nin bu krizden çıkacak ne öngörüsü ne de planı var. Bu çark kırılmadıkça emekçiler kiralık ev bulmakta dahi zorlanmaya devam edecek."

YENİ BİR ZİHNİYET

Şehir plancısı Buğra Gökce ise konut satışları düşüş gösterse de konut talebinin devam ettiğini ancak yurttaşların yeterli geliri olmadığı veya kredi bedeli yüksek olduğu için konut almakta zorlandığını belirtti. Gökce, "Konut hakkı Anayasa’da yerini alan temel bir haktır. Bu hakkın korunması ve vatandaşlarımızın konut erişiminin güvence altına alınması için tüm Türkiye’de çeşitli tiplerde sosyal konut üretilmesi ihtiyacı devam ediyor. Sosyal konutların yanı sıra özellikle öğrencilerin nitelikli ve yurt ihtiyacı da devam ediyor. Bu şartlarda yabancılara konut satışı uygulamasının da durdurulması ve konut piyasası denge bulana kadar yabancılara konut satışının askıya alınması temel bir ihtiyaç. Son söz:

Türkiye’ye çok ağır bir konut krizi yaşatan uygulamalarla konut krizi çözülemez. Yeni uygulamalar ve yeni bir zihniyet lazım!” görüşünü dile getirdi.