Kira sözleşmeleri ev sahipleri için de kiracılar için de oldukça önemli bir detaydır. Yapılan bu sözleşme sayesinde kiracılık meselesi de iki taraf arasındaki her türlü anlaşma yönetilmektedir. Yapılan sözleşmeyi bir tarafın kaybetmesi durumda ise yaşanabilecekler merak konusu ediliyor. Bu durum karşısında meseleye tamamen tarafların ilişkisi ve niyetleri üzerinden bakılması gerekiyor.

KİRA SÖZLEŞMESİNE İHTİYAÇ BİLE DUYULMAYABİLİR
Kiracı ile ev sahibi arasında güven tesis edilmiş ise şayet ve taraflar birbirlerini tanıyorlar ise bu durumda kira sözleşmesinin kaybolmasının bir anlamı yok. Herhangi bir şey değişmez ve kiracılık ilişkisin aynı güven üzerinde devam eder. Karşılıklı anlaşma sağlanacağı için bu durumda kira sözleşmesini kullanmak kimsenin aklına bile gelmeyecek bir konudur.

KİRA SÖZLEŞMESİ KAYBOLURSA RİSKLERİ NELERDİR?
Ev sahibi ile kiracı arasında güven tesis edilememiş ve taraflar birbirlerini fazla tanımıyorlar ise kira sözleşmesinin kaybolması çok büyük bir risk olacaktır. Nelerin yaşanabileceği hangi tarafın kira sözleşmesini kaybedeceğine göre değişen bir husustur. Öte yandan, ev sahibi kira sözleşmesini kaybederse kiracı düşük bir zam yaparak evde oturmaya devam edebilmektedir. Kira sözleşmesinde kayıt altında tutulan demirbaşları inkar edebilir. Buna göre, kira sözleşmesinde yazılı olan özel maddeleri tamamen devreden çıkarabilirler.

Yine, kiracının kira sözleşmesini kaybetmesi durumunda ise ev sahibi yüksek bir kira zammı uygulayabilir. Olmayan demirbaşları varmış gibi gösterip kiracıdan talep edebilir. Kira sözleşmesinde olmayan ama kiracıyı zorlayacak maddeleri varmış gibi yapabilir.

Ayrıca, kira sözleşmesinin kaybolmasının sonuçları da tamamen tarafların niyetleri ile belirlenir ve eğer taraflar arasında iyi bir ilişki kurulamamışsa şayet kira sözleşmesini kaybeden tarafın güçlü bir hukuki desteğe de ihtiyacı olmaktadır.