Konut ve Kira Krizi: Türkiye'nin Betonlaşan Yarası

Konut ve kira krizi Türkiye’de sosyal barışı tehdit ediyor. İktidarın beton projeleri ve göçmen politikaları sorunu daha da ağırlaştırıyor. Diyanet’in hutbe okutması ise çözüm değil.

Konut ve Kira Krizi: Türkiye'nin Betonlaşan Yarası

Konut ve kira krizi Türkiye’de sosyal barışı tehdit ediyor. İktidarın beton projeleri ve göçmen politikaları sorunu daha da ağırlaştırıyor. Diyanet’in hutbe okutması ise çözüm değil.

Konut ve Kira Krizi: Türkiye'nin Betonlaşan Yarası
21 Eylül 2023 - 13:07

Türkiye’de son yıllarda yaşanan konut ve kira krizi, hem vatandaşların hem de ekonominin canını yakıyor. Gayrimenkul tarihinde fiyatlar ilk defa bu şekilde zirve yaptı. Abartı yok, İstanbul’da ev fiyatları New York’u geçti, Londra ile yarışıyor. İki oda bir salondan oluşan küçücük evler için bile çok büyük paralar isteniyor. Keza kira artış oranları son 3 yılda %600-700’leri buldu. Şaka gibi ama ev sahipleri eski kiracılarını çıkartmak için açıktan para yani rüşvet teklif ediyor.

Konut ve kirada yaşanan kaos, sosyal barışı bile tehdit ediyor. Neredeyse her gün ev sahibi-kiracı kavgaları ve hatta cinayetleri haber oluyyor. Dramatik olan, iktidarın buna karşı hala bir çözüm üretememesi. Yaptığı sadece kira artışına yıllık yüzde 25 sınır şartını koymak. Ancak bu çözüm değildir. Arz-talep dengesi kurulamazsa sorun çok daha büyüyecek ve farklı sonuçlar doğuracaktır.

Konut Sorununun Nedenleri

Düşünün artık hiçbir memur ve ücretli, kiraların zirve yaptığı İstanbul, Ankara, İzmir, Antalya gibi merkezlerde çalışmak istemiyor. Çünkü aldığı maaş ancak kiraya yetiyor. Aynı şekilde kirada olan emekliler ucuz yerlere kaçma telaşındadır. Evet, sırf kira sebebiyle tersine göç gündemde.

Peki ama çok değil 4-5 sene önce olmayan bu sorun birden şimdi neden ortaya çıktı? Derseniz onun birden çok sebebi var.

Birinci husus, Türkiye kaynaklarını betona gömmesine rağmen konut sorununa çözüm üretemedi. Kamunun Toplu Konut İdaresi (TOKİ), sosyal konut yani az gelirliye ev yapmak yerine zengine rezidanslar inşa etti. TOKİ malum yasal ayrıcalıkları sebebiyle şehirlerde en iyi arsaların sahibi devlettir. Öyleyken bu imkanla fakirlere ucuz konut yapmak yerine zengine lüks projeler için kullanıldı.

Kuşkusuz emlak sektörünü alt üst eden en büyük olay 10 küsür milyon göçmen ve de sığınmacının Türkiye’nin başına bela edilmesi. Yunanistan’dan daha fazla bir nüfusu ülkeye alır sokağa salarsanız her şey gibi konutta da sıkıntı ve de buhran olur. Ülkeyi yönetenler her şeyi anlık ve günlük karar verdikleri için işin bu tarafını hiç dikkate almadılar.

Buna paralel olarak son dönem patlayan enflasyon ve de artan döviz fiyatları inşaat sektörünü olumsuz etkiledi. Yakın geçmişte maaşları ile ev alabilen milyonlar artık bundan mahrumdur. Artan fiyatlarla yükseltilen faizler dar hatta orta gelirlerin ev almasını imkansız kılıyor.

Fiyatların artmasına sebep olan hususlardan biri de vatandaşlık karşılığında yabancıya ev satılmasıdır. Bu uygulamayla göçmen kitlesine ilave olarak hatırı sayılır yabancı bir kitle ev satın aldı ve de fiyatların yükselmesine sebep oldu.

Keza önce pandemi ardından yaşanan son Kahramanmaraş depremi işi tamamen şirazesinden çıkardı. Deprem olan 10 ildeki yüzbinler hatta milyonlar büyük şehirlere akın edince konut sıkıntısı ağırlaştı. Aynı şekilde parasını enflasyondan korunmak isteyenlerin ev alımına yönelmesi konut sorununun bir diğer sebebidir.

Bilinen noktada konutta bir balonun oluştuğu da vakıadır. Çünkü söyledim fiyatlar dünya ortalamasının çok üstünde.

Konut Sorununun Çözümü

Görüldüğü gibi iktidar TOKİ ile emlak sektörünü kısmen devletleştirirken amacı fakire fukaraya ucuz ev yapmak değil yandaş müteahhitlere para kazandırmakmış. Keza var olan konut ve kira krizinin tek sorumlusu iktidardır. Yani ülkeyi yönetenler, daha doğrusu yönetemeyenlerdir.

Yüzlerce milyar dolar betona gömülmesine rağmen ülkenin konut sorununu bile çözemediler. İktidarın beton olayı komisyon almaya dayanan rant projeleriydi.

Sorunun çözülmesi adına yaptıkları tek şey ise Diyanet’e hutbe okutmaktan ibarettir. Şaka yapmıyorum, Diyanet cuma günü kira ve konut hutbesi okuttu. Hatırlayın daha önce de iktidarın sıkıştığı pek çok başlıkta aynı şey yapılmıştı. Çılgın efsaneleri ve çıldıran kiralar dedirtilerek AKP’nin zora düştüğü başlıklar mukaddes kitaba uydurulmaya çalışılıyor, inanç örtüsüyle örtülmeye ve de toplumun milletin gazı alınmaya çalışılıyor.

YORUMLAR

  • 0 Yorum